
Bartın'dan gelen iki asırlık huzur
Gittiğiniz mekanlardan, gezdiğiniz şehirlerden zihninizde arta kalan, bir fotoğraf karesidir aslında...
Bartın'ı kadrajınıza aldıysanız; böylesine bir kare için, işiniz gerçekten çok zordur. Çünkü; bu şehrin her karışında farklı
hikayeler barındıran, kendine has kokusuyla buram buram tarihi içinize çektiren, eşsiz ırmağı ve deniziyle kendisine
bağlayan ve sizi zaman tünelinde yolculuğa çıkaran bir atmosferi vardır. O nedenle bu şehirde tek bir kareye bu güzellikleri sığdırmak zordur.
Şanslısınız bugün gerçekten
Çünkü bu duyguları aynı anda yaşayacağınız bir mekandasınız şu an. 1820'li yıllarda eski Belgrat Valisi Hacı Ali Bey (Turna) tarafından yapılan bir binadasınız.
Öyle sıradan mimari bir yapı değil bu bina. Öyle bir bina ki; bu mekan sayesinde o yıllarda Bartın'a gelen yolcuların üst katlarda konaklayıp,
alt kata atlarını bağlayıp, satmak üzere şehre getirdikleri mallarını bıraktıkları bir yaşam tarzının parçasısınız. An itibariyle " Zamanın ruhunu yansıtan "
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçişe şahitlik eden ikiyüz yıl önce burada konaklamış olan yolcuyla aynı mekanı paylaşıp, aynı ıhlamur kokusunu hissettiğiniz Taşhan'dasınız.
Tarihi bu han ailenin yedinci kuşak temsilcisi H. Osman Turna tarafından kendine özgü kimliğine ve mimarisine bağlı kalınarak koleksiyonundaki
tarihi eserlerle restore edilerek 21 Mayıs 2016 tarihinde kapılarını tekrar şehrin sevdalılarına açmıştır.
Kafe ismini avlunun ortasında bulunan tarihi ıhlamur ağacından almıştır.
Dimağınızda unutulmaz bir kare, damağınızda hoş bir lezzet bırakması dileğiyle...
Ihlamur Kafe'ye Hoşgeldiniz...